(Bu sayfa en son 14 Mayıs 2009 tarihinde güncellenmiştir.)









İSKENDER PAŞA
13. Trabzon Vâlisi - Vezir (D. ? - Ö. 1533)
(Vâlilik Yılları H. 917/M. 1512 - H. 940/M. 1533)
http://www.iskenderzadeler.net/
http://www.iskenderzadeler.org/     http://www.iskenderzadeler.com/
http://www.iskenderzadeler.org/forum/index.php

Web sitemin bu nâçiz sayfasını ve diğerlerini hazırlamamda eserleriyle bana ziyâdesiyle istifadesi olan
Sayın Hüseyin Albayrak, Mehmet Kurnaz, Mustafa Yazıcı, Beyhan Ülgen ve Mahmut Goloğlu ile tarihçilerimize,
Vakıflar Genel Müdürlüğü ilgili personellerine, İsmail AYKAN'a, Reşid İSKENDEROĞLU'na ve adını
zikredemediğim tüm araştırmacılara katkılarından dolayı teşekkürü bir borç bilirim.

İLK VÂLİLİĞİ (1512/H. 917 - 1513/H. 918)

            Yavuz Sultân Selîm'in Pâdişâh olması ile boşalan Trabzon Sancâk Beyliği'ne (Beylerbeyliği) 1512'de getirilen Kastamonu Âyânı Mustafa Bey'in oğlu İskender Paşa Yavûz Sultân Selîm'in mirlivâsı olup; değişik tarihlerde dört defa Trabzon'da vâlilik yapmıştır. İlk vâliliği 1512 - 1513 yılları arasındadır.

            Yavuz'un Trabzon'dan ayrılmasından sonra vâliliğe Yavuz'un Trabzon'da kaldığı dönemde Trabzon'un Miralay'ı olan İskender Paşa atanmıştı. Yavuz'un Çaldıran Savası'nda ordunun ikmalinin sağlandığı bir üs görevini yapan Trabzon, bu seferlerde Bayburt'u fethederek yararlılıklar gösteren ve Erzincan Beylerbeyi olarak Doğu Seraskerliği'ne atanan Bıyıklı Mehmet Paşa'ya verilmişti. Daha sonra Kastamonu Sancak Beyi Mustafa oğlu İskender Paşa'ya verilen Trabzon Sancağı, Kanunî Sultan Süleyman'ın saltanatı esnasında Batum ile birleştirilerek yeni bir eyalet haline getirildi.

            Trabzon Salnameleri'ne ve Amasya tarihine göre İskender Paşa'nın Trabzon Vâliliği de Yavûz Sultân Selîm'in ki gibi çetin problemlerle, fakat maddî ve manevî fetih açısından çok büyük başarılarla geçmiştir.

            Bu yıllarda şiîler Amasya'yı basmış ve Şahkulu tayfası şehri ele geçirmişti. Trabzon Vâlisi İskender Paşa Amasya'nın kurtarılmasına katılmış ve şehir geri alınmıştır. Bu hizmetinden ötürü İskender Paşa, hükûmetin takdîrini kazanmış ve taltif edilerek gönlü hoş edilmiştir. Amasya'yı Şiiler'den kurtardıktan sonra çok aranan nadide vâlilerden biri oldu. 1513'te yerine Sunguroğlu Yahşibeyzâde Ahmet Paşa geçti. 1514'te Trabzon Vâlisi Mehmet Bey oldu. Bu arada 1514'te Gülbahar Hatun Câmiî ve Medresesi yapıldı. Yavuz 1514'te İran'a sefer açınca 140 bin kişilik Yavuz ordusunun malzeme, erzak ve donanımı Trabzon'dan Erzincan'a sevk edilmiştir. Onun sayesinde Trabzonlular Yavuz'u Çaldıran'da ve dünyada galip getirmişlerdir.

            Şah İsmail üzerine yürüyüş yıllarında (1514) Sivas'a gelindiğinde ordu yoklaması yapıldı. 140.000 asker vardı. Bunlardan yaşlı, yaşı küçük veya hasta olan 40.000 asker ayrıldı ve İskender Paşa komutasına verildi. Bu kuvvetler hem muhtemel bir geri çekilişte emniyeti sağlayacak hem de ülke içinde meydana gelebilecek bir ayaklanmayı bastırarak ordunun gerisini kollayacaktı (Osmanlı Ansiklopedisi Tarih/Medeniyet/Kültür - 2. Cilt, İst./1995, sh. 185 - 186).

Eski Anadolu Eyâleti (Merkez : Amasya) Yeni Anadolu Eyâleti (Merkez : Trabzon)
  1 - Amasya Livâsı
  2 - Tokat Livâsı
  3 - Niksar ve Sonisa Livâsı
  4 - Karahisar Uzunhasan Livâsı
  5 - Sivas Livâsı
  1 - Trabzon Livâsı
  2 - Kemah Livâsı
  3 - Bayburt Livâsı
  4 - Malatya ve Kâhta Livâsı
  5 - Divriği ve Darende Livâsı

İKİNCİ VÂLİLİĞİ (1518/H. 924 - 1520/H. 926)

            1518 yılında Kastamonu Vâliliği'nden, tekrar Trabzon livâsı Beylerbeyliği'ne (Vâliliğe) getirilen İskender Paşa, bu dönemde Trabzon'un bayındırlığına gayret etmiş ve eserler bırakmış, ilk olarak 1519'da (H. 925) Meydân-ı Şarkî'de (şimdiki Belediye Meydanı) bir çeşme yaptırmıştır. Bu, İskender Paşa'nın Trabzon'da yaptırdığı ilk çeşmedir. Bu çeşme, İskender Paşa Mahallesi'nde, İskender Paşa Câmiî'nin Doğu tarafında idi. Çeşme yapımını, 1520'lerde Trabzon'un imar faaliyetleri takip etmiştir. Ayrıca, Batum Trabzon'a bağlanarak eyâletin toprakları genişletilmiştir. 1520'de Yavuz ölüp, yerine Kanûnî geçince bu olay Trabzon'da sevinçle karşılanmış ve Trabzon Darphanesi Kanûnî adına para bastırılmıştır. Sonra Trabzon Vâliliği'ne Lâla Sinân Paşa Vâli oldu (1520). Daha sonra Lâla Sivas Vâliliği'ne aktarıldı (1521).


Birinci İskender Paşa Çeşmesi (1940 Öncesi)

Birinci İskender Paşa Çeşmesi (Fot. : Coşkun Kulaksızoğlu)

            Çeşmenin orijinal cephesi eyvân şeklinde oval bir kemere sahipti. Kemerinin içinde kitâbesi bulunuyordu. Orhan Karakullukçu'nun Belediye Başkanlığı zamanında çevrenin düzeltilmesi ve garaj inşaatı sırasında çeşme temelden yıktırılmıştır. Asım AYKAN'ın Belediye Başkanlığı döneminde ise, Eylül 1995'te eski yerinden biraz daha güneyde, ilk şekline benzetilerek taştan yeni bir çeşme yaptırılıp, kitâbesi buraya konuldu. Menbâ suyu kaybolduğundan, şehir şebekesinden de su bağlandı. Kitâbesi 1. derecede kıymetlidir. Kitâbesinde sülüs bir yazı ile Yavuz Sultân Selîm zamanında Emirüllüva İskender Bin Mustafa'nın yaptırdığı yazılıdır.

Birinci İskender Paşa Çeşmesi (Yeni Düzenlemeye Göre)

            Dokuzyüz onsekiz tarihinde Yavûz Sultân Selîm'in hilâfete cülûsundan sonra, Hakân-ı müşârün-ileyhin Mirlivâsı İskender Paşa merhûm, dokuzyüz kırk senesine kadar burada bulunmuş ve Pâşe-yı müşârün-ileh (İskender Paşa) halâ nâm-ı âlîlerine mensûb câmi-i şerîf ile medreseyi ve yanı başında bir çeşmeyi binâ ve ihyâ etmiş ve Kavak Meydân nâm mahalden cereyân eden İskender Paşa suyu dahi müşârün-ileyhin cümle-i âsâr-ı hayriyesinden bulunmuşdur.

ÜÇÜNCÜ VÂLİLİĞİ (1521/H. 927 - 1523/H. 930)

            Lâla Sinân Paşa'nın Sivas Vâliliği'ne tâyin edilmesi üzerine, 1521 yılında Trabzon Vâliliği'ne getirilen İskender Paşa, 1523 yılında Aşağı Hisâr'da Hoca Halil Mahallesi'nde ikinci İskender Paşa Çeşmesi'ni yaptırdı (H. 930). Bu çeşme, Pazarkapı Mahallesi, Hatip Câmiî Sokak'ta, câminin karşısında duvara yapışık olarak yaptırılmıştır. Üçüncü vâlilik zamanında ayrıca Hâtûncuk Hâtûn Câmiî 1523 yılında yapılarak Trabzon'un imarına çalışılmıştır. İskender Paşa Yeni Anadolu Bölgesi Vâlisi idi. Kanûnî döneminde eski Anadolu'nun merkezi Amasya, yeni Anadolu'nun merkezi de Trabzon olmuştur.

İkinci İskender Paşa Çeşmesi

            Aynı yıl, Pâdişah Sivas bölgesindeki Celâlîleri araştırtırken, İskender Paşa da Sivas Vâliliği'ne gönderildi. Yerine Emir Mehmed vâli oldu (1524). İskender Paşa Hamâmı'nın bu dönemde (1521 - 1523) yapılmış olduğu tahmin edilmektedir. Bir diğer tarihi kaynakta; "Taşhan'ın batısında İskender Paşa tarafından 1531'de yaptırılan İskender Paşa Hamamı bulunur" denilmektedir. Kadınlı erkekli iki taraflı küçük bir hamamdır. Çarşı Câmiî'nin Güney Batı yakınında yer alır. Hamâmın adı Vakfiye'de geçmektedir.

            Ancak yapının plânındaki farklılık, kadınlar ve erkekler kısımlarının duvar işçiliğindeki uyumsuzluk tarihlendirme konusunda şüphe yaratmaktadır. Belki de hamâmın bir bölümü buradaki bir kilisenin üzerine kurulmuştur. Halk arasında kadınlar bölümünün yerinde bir kilise olduğu söylenmektedir. Çifte hamâm olarak inşa edilmiş ve korunmuştur. Çifte hamam plânlı yapı, soyunmalık, soğukluk, sıcaklık ve halvet bölümlerine sahip. Hâlen kullanılmaktadır; mamur olup, kiraya verilmektedir. Hamâmın kitâbesi bulunmamaktadır. Evliyâ Çelebi hamâmdan "İskender Paşa Hamâmı çifte ve gâyet muferrih (ferahlık veren) bir hamâmdır" şeklinde söz etmektedir. Kavak Meydan Su Şebekesi'ni de İskender Paşa yaptırmıştır. "Meşhur Kavak Meydan Suyu" O'ndan kalmadır.


İskender Paşa Hamâmı (Fotoğraf : Coşkun Kulaksızoğlu)

İskender Paşa Hamâmı, Erkekler Kısmı (Batı'dan)

            İskender Paşa'nın 1523 sonlarına doğru Sivas Sancâk Beyliği ile görevlendirilmesi üzerine Bekir Bey'in Trabzon mirlivâlığına atandığı zannedilmektedir. (1524 - 1526). Nitekim 53 numaralı İcmâl Defteri'nde "Hassa-i İskender Bey Mîrlivâ-i Trabzon antahvîl-i Bekir" şeklindeki kayıttan anlaşıldığı üzere, Trabzon Sancâk Beyi İskender Bey'e ait hâs gelirleri daha önce Bekir Bey'in elinde bulunmaktaydı.

 

DÖRDÜNCÜ VÂLİLİĞİ (1526/H. 930 - 1533/H. 940)

            1526'da Osmanlı orduları Macaristan'ı fethe girişince İskender Paşa Sivas'tan alınıp, yeniden Trabzon Vâlisi yapıldı. Sivas'tan tekrar dördüncü defa, Vâliliğe getirilen İskender Paşa, ilk yıllarında Celâlî isyanları ile uğraştı. Bu defa ayaklanmaların elebaşısı Hacı Bektaş-ı Velî'nin torunlarından Kalender Çelebî (Kalender Şah) idi. Başta Sadrâzam İbrâhim Paşa olmak üzere hükûmet adamlarının Anadolu Türkleri'ne karşı davranışları şiddetle eleştiriliyordu. Vezîrlik kapıları Anadolu Türkleri'ne kapanmış, tımarları (vergilerini almak için verilmiş arazileri), dirlikleri ellerinden alınmıştı. Ayaklanmayı bastırmak için, Sadrâzam İbrahim Paşa sefer açınca, Trabzon Vâlisi İskender Paşa da Temmuz 1527'de Sivas'a gitti. Ayaklanma bastırıldı ve 1527 sonunda veya 1528 yılı başında Trabzon'a döndü. Anadolu'da Bozoklu Celal'in Mehdilik iddiasıyla ve 20 bin adamıyla Şebinkarahisar'ı ele geçirmesi yine Trabzon'a sorun olmuş, İskender Paşa kuvvetleri Bozoklu Celal'i öldürmüş, adamlarını yenmiştir.

            1533 yılına kadar Trabzon Vâliliği'nde kalan İskender Paşa, bu dönemde, 1529 yılında kendi adını taşıyan câmi ve medreseyi yaptırdı. Trabzon'un umumî güzelleşmesine çok çalıştı. Meydan Semti'ni o düzenlemiştir.  Kanûnî'nin kanunlarını Trabzon'da en güzel uygulayan vâlidir. Ayrıca Hacı Kâsım Câmiî 1531 yılında, Taşhân (1531 - 33)'de ve Tabakhâne Câmiî 1533 yılında yapılarak imar sürdürülmüştür. 1533 yılında Trabzon'da ölünce, yaptırdığı caminin yanına gömüldü. Câmi avlusuna gömülmek demek, halkın gönlüne gömülmek demektir. Daha sonraki yıllarda avlusunda yer alan İskender Paşa Medresesi yıktırılmış, Batı tarafındaki mezarlık ise kaldırılmıştır. Burada sadece İskender Paşa'nın mezarı bırakılmıştır. Vasiyeti üzerine de ailesi tarafından Pazarkapı Mahallesi, Sandıkçılar Sokağı'nda üçüncü İskender Paşa Çeşmesi yaptırılmıştı. Kaynak suyu kurumuş olan çeşme, son zamanlarda tamir edilerek, şehir şebeke suyuna bağlanmıştır.


Üçüncü İskender Paşa Çeşmesi

İskender Paşa Câmiî (Gravür : Deyrolle'den)

            İskender Paşa Mahallesi, Belediye (Atatürk) Meydanı semtinde, Belediye Binâsı'nın Doğu'sunda yer alan câmi, kitâbesine göre H. 936 - M. 1529 yılında, Kanûnî Sultân Süleymân'ın Pâdişahlığı zamanında Vâli İskender Paşa tarafından yaptırılmıştır. İskender Paşa Câmiî'nin vakfiyesi, câminin yapılışından iki yıl sonra (17 Ağustos 1531) düzenlenmiştir. Evliyâ Çelebi de şu bilgileri vermektedir : "Kâfir Meydânı nâmiyle meşhûr ulû meydânın şark tarafında yek-pâre nîlgûn kubbeli bir câmidir. İçeriden mevzûn minâresi vardır. Değişik zamanlarda ilâveler yapılan câmi, çok iyi bir taş işçiliğine sahiptir. Medrese ile câminin Batı'sında bulunan mezarlık, yol geçirme çalışmaları sırasında yıkılmıştır. Câmi etrafı vaktiyle vakıf bir meyvelikti. Geliri câmi ihtiyaçlarına harcanırdı.


İskender Paşa Câmiî

İskender Paşa Câmiî'nin Güney Batı'dan Görünüşü

            Câmi, mazbut Mustafa oğlu İskender Paşa Vakfı'na âit tapunun 54 pafta, 309 ada, 4 parsel sayılı 1103 m2 yüzölçümlü, avlulu kârgir câmi vasıflı taşınmaz üzerine kurulmuştur.

            Câminin esas plânı ters (T) şeklinde olup, İznik'teki Yeşil Câmi'ye benzemektedir. Muhtemelen öndeki üç bölümlü son cemaât yeri onarımlarla değiştirilmiş ve kırma çatı ile örtülmüştür. Çatının üzeri ise yerli kiremitle örtülüdür. Minaresi, gövde orijinal ise de şerefesi ile birlikte üst kısım çirkin ve uydurma bir şeydir. Binâ hey'et-i umumiyyesiyle birinci derecede muhâfazası lâzım eserlerdendir. Bu câmi için tanınmış tüccarlardan Hüseyin Çulha'nın gösterdiği ilgi ve hizmetten dolayı kendisine müteşekkiriz.

            Câmi avlusuna Kuzey ve Doğu'dan girilir. Fakat Kuzey'deki kapısı taç kapı vazifesi görmektedir. Evvelce avlunun sağında İskender Paşa Medresesi yer alırdı. Fakat günümüzde söz konusu olan bu medreseden hiç bir iz kalmamıştır. Giriş kapısı üzerinde bulunan H. 1300 (1882) tarihi, yapının tamir ettirildiği yılı gösterir. Eserin bu tarihten sonra büyük değişiklik ve onarım gördüğü anlaşılmaktadır. Batıdaki son cemaat yeri 1973 yılında eklenerek yapıya iç mekân genişliği sağlanmıştır. Kare plânlı, kubbeli ana mekânın duvarları Türk motifleriyle süslenmiştir. Câmi, 1882 ve 1973’te gördüğü tâmirler yüzünden ilk orijinalliğini kaybetmiştir. Minâresi tek şerefelidir.


Mehmet Kurnaz

Mustafa Yazıcı

Hüseyin Albayrak

Beyhan Ülgen

 

            Araştırmacı His Lowri İskender Paşa Mahallesi hakkında Trabzon tahrir ve Vakıf defterlerine bakarak bilgi vermiştir. Bu mahallenin müslüman cemaatiyle anıldığını ve şehir haricinden gelip bu mahalleyi kurduklarını yazmaktadır. Meydan-ı Cedid (Yeni Meydan) yanında olduğunu belirtir. Resmî kayıtlarda Mahalle-i Câmiî Merhûm İskender Paşa olarak anıldığına dikkat çekmiştir. Trabzon vezîrliğe lâyık bir vâlilik şehriydi. Burada vâli olabilmek için büyük işler başarmak, Vezîr (Bakan) veya Sadrazam (Başbakan) gücünde olmak gereklidir.

 

            23 sene Trabzon Vâliliği yapan Yavuz'dan sonra Trabzon'da en uzun süre (11 ya da 14 sene) vâlilik yapan Trabzon'un en köklü vâlisidir. İskender Paşa'nın birkaç büyük meziyeti vardı. Şöyle ki : DİNDARLIK, TASAVVUFA MENSUBİYET, HAYIRSEVERLİK. İskender Paşa hayr ve iyilik sahibi; âlimlerin, sâlihlerin ve seyyidlerin dostu idi. Hayırsever, faziletli, öksüzlere ve yetimlere babalık yapan gerçek bir yöneticiydi. Oğulları da O'nun gibi meşhurdur. Yerine Mustafa Paşazade Mehmet Bey geçmiştir.

 

KRONOLOJİ
Trabzon Vâlisi İskender Paşa, vâlilikte vezîrlik rütbesi almış ilk Osmanlı devlet adamlarındandır.

Milâdî Tarih Hicrî Tarih Atandığı Görev ve Eserleri
1512 H. 917 Trabzon Beylerbeyliği (Bölge Vâliliği)
1512 - 1513 H. 918 Birinci Trabzon Vâliliği
1518 H. 924 Kastamonu Beyliği (Vâliliği)
1518 - 1520 H. 924 - H. 926 İkinci Trabzon Vâliliği
1519 H. 925 1. İskender Paşa Çeşmesi Yapıldı
1521 - 1523 H. 927- H. 930 Üçüncü Trabzon Vâliliği
1523 H. 930 2. İskender Paşa Çeşmesi Yapıldı
1523 - 1526 H. 930 Sivas Vâliliği
1526 - 1533 H. 932 - H. 940 Dördüncü Trabzon Vâliliği
1529 H. 936 İskender Paşa Câmiî Yapıldı
1529 H. 936 İskender Paşa Medresesi Yapıldı
1531 H. 937 İskender Paşa Hamâmı Yapıldı
17 Ağustos 1531 4 Muharrem 938 İskender Paşa Vakfiyesi Düzenlendi
1532 938 İskender Paşa İbni Mustafa Bey Vakfı Yaşadı
1533 H. 940 Vâliyken Ölünce İskender Paşa Mezârına Defnedildi
M. 1557/1552 H. 965/960 Akrabalarınca 3. İskender Paşa Çeşmesi Yaptırıldı
İskender Paşa Osmanlıca kaynaklara göre önce Bostancıbaşı, sonra Beylerbeyi, sonra Vezîr olmuştur.
Vâliliği Vezîrlik dönemindedir. Galata Mevlevîhanesi'ni de O yaptırmıştır.

            Şimdiki Belediye Binası'nın Doğu cephesine bitişik iki katlı İskender Paşa Medresesi, Trabzon'da yakın yıllara kadar ayakta kalabilen en eski medreselerden biri idi. Cephesi Kuzey'e gelmek üzere (U) şeklinde bir plânı vardı. Güney tarafında ise İskender Paşa Câmiî bulunuyordu. Bugünkü şoseye bakan kısım taştan, diğer kısımları ise ahşap yapılı idi.

            İskender Paşa Medresesi iki katlı olup, her iki katında tahmînen 15 - 20 kadar küçük odacıklar vardı. 60 kadar mollanın öğrenim görebildiği bu medreseye câmi avlusundan dik bir taş merdivenle çıkılırdı. Medrese kuruluşundan itibaren birçok tâmiratlar görmüş, Türkiye genelinde medreseler kapatılıncaya kadar da aralıksız öğretimi devam etmiştir.


Belediye Meydanı ve İskender Paşa Medresesi


İskender Paşa Câmiî ve Mezârı Solundaki Çatılı Bina
İskender Paşa Medresesi (1940 yılları)

            İskender Paşa, H. 940 (M. 1533) yılında Vâli iken ölünce, kendinin yaptırdığı ve adını taşıyan İskender Paşa Câmiî'nin Batı tarafındaki haziredeki mezârlığa defnedildi. Sandukalı, baş ve ayak şâhideleri mermerden olan mezâr, hazirenin ortasında bulunmakta idi. Tâlik şekilde yazılmış birkaç kelimelik çok sâde kitâbeli mezâr taşındaki kavuktan, İskender Paşa'nın Vezîr olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre, Trabzon Vâlisi İskender Paşa, Vâlilik'te Vezîrlik rütbesi almış ilk Osmanlı devlet adamlarındandır. Çünkü bu atamalar Pâdişah Kanûnî Sultân Süleymân zamanında başlamıştır.

      
       2. İskender Paşa Çeşmesi Kitâbesi

  
  Mezârın Baş Şâhidesindeki
  Türkçe Kitâbe

           Hû
           Merhûm ve mağfûr
           İskender Paşa
           Rûhiçün el Fâtihâ

           Sene 940 (1533)

            İskender Paşa külliyesi içinde var olduğu bilinen Dâru'l - Kurra' hakkında bilgi bulmak mümkün olamamıştır. Bu konuda Evliyâ Çelebî şu bilgiyi vermektedir : "Kırât-i seb'a, Cezerî, Şâtibî tilâvet olunur (okunur). Mücevvidîn ve huffâzı (Kur'ân-ı tecvîdle okuyanları ve hâfızları) çoktur. Nâmî Efendi nâmında aşere ve takrîb sâhibi sulehâyı ümmetten bir şeyhu'l - kurrası vardır.

            İskender Paşa Câmiî'nin Doğu'sunda yolun karşısında yıkılan çeşmeye Güney tarafından bitişik iki katlı bir binânın "İskender Paşa Sıbyân Mektebi" olduğu belirtiliyorsa da, bu konuda ciddî bir kaynak bulmak mümkün olamamıştır. Orhan Karakullukçu'nun Belediye Başkanlığı döneminde, arkasındaki garaj ve binalarla yıktırılıp, çevre düzenlemesi yapılarak, şimdiki şeklini almıştır.

            Çarşı Câmiî'nin arkasındaki Taşhan'ın İskender Paşa vakfından bulunduğu evkaf memuru tarafından ifade edilmektedir. Vakıf Han, kayıtlarda Taşhan diye geçer. 1531'de yaptırılan han, kesme taştan iki katlı bir yapı. Dönemin Osmanlı kervansaraylarına benzetilen yapı yüzyıllarca tüccarlar tarafından bir alışveriş merkezi ve han olarak kullanılmış. Teneke işleri ve süpürge yapımı iki ana meslek kolu. Bugün daha çok bir depo özelliğini taşıyor. Koridorlarında dolaşırken duvarlarında yankılanan tarihi yaşıyor gibisiniz.

            Binaya mimarî bakımdan İskender Paşa zamanının klâsik tarzından bir motif bulunmak mümkün değildir. Mütevellileri tarafından 18. asırdan sonra bu bina baştan başa yeniden yapılmış olabilir. Vakfiyede bu han, hudut ve evsafile gösterilmiş olduğundan, Han'ın İskender Paşa zamanında yaptırılmış olduğu anlaşılmaktadır. Bina bakımlı ve mamur olmasına rağmen bugün metruk kalmıştır. Eser birinci derecede muhafazası lâzım abidelerdendir.


3. İskender Paşa Çeşmesi Kitâbesi

 
Resim : Ceyhan Murathanoğlu
Foto : Mustafa Yazıcı


1. İskender Paşa Çeşmesi Kitâbesi

 

 

İSKENDER PAŞA TRABZON KÜLLİYESİ

No.

Milâdî Tarih

Hicrî Tarih

Külliye Müfredatı

1

1519

H. 925

I. İskender Paşa Çeşmesi

2

1523

H. 930

II. İskender Paşa Çeşmesi

3

1529

H. 936

İskender Paşa Câmiî

4

1529

H. 936

İskender Paşa Medresesi

5

1531

H. 937

İskender Paşa Hamâmı

6

?

?

Dârul - Kurra (Şeyhu'l - Kurra)

7

?

?

Sıbyân Mektebi

8

?

?

Taşhan

9

17 Ağustos 1531

4 Muharrem 938

İskender Paşa Vakfiyesi

10

1533

H. 940

İskender Paşa Mezârı

11

1557/1552

H. 965/960

III. İskender Paşa Çeşmesi

 

VAKFİYENİN AÇIKLAMASI
 

            İskender Paşa Câmiî'nin vakfîyesi, Evkâf-ı Hümâyûn Nezâreti'nde Vakfiye-i Râbi-i Anadolu Defteri'nde kayıtlıdır. 4 Muharrem 938 tarihli vakfiyesi, Vakfiye Defteri'nin 16'ncı sahifesinde ve mevkufatının müfredatı 16 - 19'uncu sahifelerde 80 parça olarak kayıtlıdır.

 

            "Noksan sıfatlardan arı duru olan Yüce Allah, büyük Beylerbeyi, fakîrlerin ve yetîmlerin yardımcısı, hayırlar ve iyilikler sâhibi, âlimlerin, sâlihlerin ve seyyidlerin dostu, Mustafa Bey oğlu İskender Paşa'yı (Allah fakirlere yardımlarından dolayı) onu güzel, hayırlı mükâfatlandırsın ve âlimlerin ve sâlihlerin izzetiyle bol sevab versin.. ondan, bütün hamâmlardan yaptırdığı ikisi ki Trabzon'da kale dışında Dâru'l-bezzazin (kumaş satılan yer, bedesten) yanında Hacı Kâsım Mahallesi'nde ve iki çeşmeden biri; erkeklere, başkalarına ve kadınlara.. ve ondan câmiîn harimindeki meyveli ağaçlarıyla beraber bütün bahçe... Bu vakfın gelirinden adı geçen beldede (Trabzon'da) Meydan-ı Şarkî'de yaptırdığı şerefli câmiîn ve bu câmiîn civârında yaptırdığı medresenin işleri için ve vakıf işlerine bakmak üzere Yusuf oğlu Hacı Hüseyin; vakfedenin bülûğa ermemiş çocukları ve âlim ve fâzıl Mevlânâ Hacı Hâlim'in ders verme hizmetine sarfedile ve hayatta olduğu sürece anlaşmazlığa düşülmesi.. böyle kasdetti ve muharremü'l-harâm başı, 938 yılında yazıldı."

 

            Bu vakfiye, İskender Paşa Câmiî'nin yapılışından iki yıl sonra düzenlenmiştir. Vakfiyeyi Trabzon Kadısı Sadi Bin Himmetil'Mevla tescil etmiş ve Ebüssüut Efendi'nin bu vakfiyeyi tasdik ve imza ettiği işaret edilmiştir.

            Vakfın Son Durumu : Bu vakıf mazbut olarak idare edilmektedir. Câminin halen iki hademesi olup, (80) lira maktu aylıklı imam, Hatip Musa Ünver'in tevcihi, Genel Müdürlüğün 24.08.1945 tarih, 207962/188 sayılı emirle (55) lira maktu aylıklı müezzin, kayyım Sait Saygı'nın tevcihi, 02.01.1943 tarih ve 147469/6 sayılı emirleriyle tasdik edilmiştir.

            Vakfiye kitabelerinde kendinden Yavuz'un Mirlivası (Tuğgenerali, Tugay Komutanı ve Sancak Beyi) olarak bahsedilmektedir. Paşa, Osmanlıca kaynaklara göre önce Bostancıbaşı, sonra Beylerbeyi (Bölge Vâlisi), sonra Vezîr olmuştur. Vâliliği Vezîrlik dönemindedir.

Ruhu şâd olsun. O'nun adını bundan sonra da unutmayacağız.

 

56.jpg

 

TARİHTE ÜN SALMIŞ İSKENDERLER
Araştırma : M. Ufuk MİSTEPE
http://unyezile.net/iskenderler.htm

TRABZON EYÂLETİ VE KIRIM HARBİ
(YARDIMLAR) 1853 - 1856

 

Kaynak : Trabzon Eyaleti ve Kırım Harbi (Yardımlar) - Sezgin DEMİRCİOĞLU - Yrd. Doç. Dr. Nazım KURUCA
(Trabzon Belediyesi Kültür Yayınları - Yayın No. 4,  I. Baskı, Mart 2008, ISBN : 978-975-7770-36-7, 168 sh.)

 

Trabzon Eyâleti'nden İâne-i Cihadiyye Toplanması

 

Tablo XI - Yomra Kazası Dahilinden Kampanyaya Katılanlar ve Yaptıkları Yardım Miktarları

No. Yardım Kampanyasına Katılanın
Unvanı ve İsmi
Miktar
(Kuruş)
1 Müdür-i kaza Şatırâzâde Ahmed Bey 1.000
2 Galafka karyesinden İskenderoğlu Bekâr Ahmed Ağazâde Hasan Ağa 1.500
15 Azâdan İskenderzâde Osman Ağa 500

 

Tablo XIV - Yomra Kazası'nda Kampanyaya Katılan Hacılar ve Yardım Miktarları

No. Yardım Kampanyasına Katılanın
Unvanı ve İsmi
Miktar
(Kuruş)
11 Azâdan İskenderzâde Osman Ağa 500

 

Tablo XV - Rize Kazası'nda Kampanyaya Katılanlar ve Yaptıkları Yardım Miktarları

No. Yardım Kampanyasına Katılanın
Unvanı ve İsmi
Miktar
(Kuruş)
5 Azâdan Tuzcuzâde İsmail Ağa 500
8 Suyabatmaz Hacı Reşid Ağa 750

 

Tablo XXXVIII
Trabzon Eyâleti'nden Kampanyaya Katılanlar Arasında Memur Unvanı Taşıyanlar ve Yardım Miktarları

No. Yardım Kampanyasına Katılanın
Unvanı ve İsmi
Miktar
(Kuruş)
12 [Yomra] Müdür-i kaza Şatırâzâde Ahmed Bey 1.000

 

            Trabzon Eyâleti'ne bağlı Canik ve Lâzistan Sancakları'ndan bazı yardımların sonradan Maliye Hazinesi'ne ulaştırıldığı görülmektedir. Buna göre Canik Sancağı dâhilinden Samsun, Bafra, Alaçam, Ünye, Çarşamba, Fani, Terme ve Kavak Kazaları'ndan 436.353 kuruş, Lâzistan Sancağı ve bağlı kazalardan Livane, Hopa ve Arhavi'den ise 88.058 kuruş yardımın hazineye intikal ettirildiği görülmektedir. Canik Mutasarrıfı Tufan Paşa'nın 12.250 kuruşluk yardımı hazineye intikal etmiştir.

 

 

YAZDIR