ANA SAYFA            
(Bu sayfa en son 07 Eylül 2006 tarihinde güncellenmiştir.)

 

 

ÜNYE İLÇESİNİN
EKONOMİK DURUMU
VE SORUNLARI

Röportaj : Cavidan ERTÜRK
Konuklar : Oğuz GÜVEN - Ahmet KABAYEL
(Ünye Ticaret ve Sanayi Odası - 10.06.1985)
http://members.lycos.co.uk/unyezile/iktisat.htm

Türkiye İktisat Gazetesi - 10.06.1985, Sayı : 1651, Fiyatı : 50 TL /Ankara

Türkiye Ticaret, Sanayi, Deniz Ticaret Odaları ve Ticaret Borsaları Birliği Neşir Organı

ÜNYE İLÇESİNİN
EKONOMİK DURUMU VE SORUNLARI
(Türkiye İktisat Gazetesi - 10.06.1985 tarih, Sayı : 1651, 4. sh.'de yayımlandı.)

  

“Fındık Üreticisine Düşük Faizli Kredi Sağlanmalıdır.”

Ünye Ticaret ve Sanayi Odası Genel Sekreteri Oğuz GÜVEN ve Meclis
Üyesi Ahmet KABAYEL ile Ünye’nin sorunlarını tartıştık

Belediye Bşk. ve Ahmet KABAYEL Bir Ödül Töreninde

Ahmet Derya VARİLCİ Fotoğraf Albümü

            SUNUŞ

            Ordu'nun 1920 yılında sancak haline gelmesi üzerine, buraya bağlanan ve Cumhuriyet'in ilânından sonra da ilçe durumuna getirilen “Fındıklar Diyarı" Ünye’deyiz.

            İlçenin ekonomik durumu ve sorunlarını tartışmak üzere Ünye Ticaret ve Sanayi Odası Genel Sekreteri Oğuz Güven ve Meclis Üyesi aynı zamanda da Odalar Birliği Delegesi olan Ahmet Kabayel ile görüştük.

  
Ünye Belediyesi Kültür Yayınları CD - 1

            İKTİSAT : İlçenin genel ekonomik durumu ve yatırımları hakkında bilgi verir misiniz?

            GÜVEN : Ünye'de Ekonomik durum genelde tarıma dayalıdır. Tarıma dayalı bir ekonomiyi oluşturan en büyük, hemen hemen tüm alanı kapsayan fındık üretimidir.

            Hayvancılık yeni yeni gelişmeye başlamıştır. Bugün faaliyette olan 10.000 kapasiteli tavuk çiftliği ve irili ufaklı süt ve besi hayvancılığı yapılmaktadır.

            Bugün Ünye’de mevcut diğer sanayi kolları 2 adet özel sektöre ait un fabrikası, 3 adet yine özel sektöre ait emaye fabrikası, 3 adet lâstik ve plâstik ayakkabı fabrikası, 9 adet fındık kırma fabrikası, 1 adet fındık entegre ve FİSKOBİRLİK'e ait fındık kırma fabrikası vardır.

 
http://www.fiskobirlik.org.tr/

            Bunlar fındığı kabuğundan ayırarak iç fındık halinde Avrupa'ya ihraç ederler. Ünye'nin yıllık rekoltesi 9 - 10 milyon kg civarındadır.

            Ünye Çimento Fabrikası, T. Çimento Sanayi, OYAK ve Ünye halkının iştiraki ile 1969 yılında ilçeye 5 km mesafedeki 680.807 m2 alan üzerinde inşa edilmiş olup, 1974 yılında 590 bin ton kapasite ile üretime başlamıştır.

            Bu yıl ilk defa kâra geçen Ünye Çimento Fabrikası'nda 47 idarî personel ve 279 işçi, toplam 396 kişi çalışmaktadır. 1985 yılı itibari ile % 249 oranında kâr dağıtmıştır. Yine bu yıl ilk defa Bangladeş'e 23.500 ton Portland Çimento ihraç etmiştir.

            İKTİSAT: Sayın Güven bölgenizde fındık önemli bir ekonomik unsur oluşturmaktadır. Sizce fındık üreticisinin sorunları nelerdir?

            GÜVEN :

            1. Bölgenin çiftçisi iktisaden çok zayıftır. Çünkü tek mahsûl fındıktır. Bu gelirle geçinmektedir. Yan ürünleri yoktur. Fındıkta her yıl rekolte veya verim normal olarak olmamaktadır. Hane şartlarına göre ve periyot ile sistem olarak yıllara göre verim değişir.

            Bir yıl aldığı yarayı diğer yıl kapatamamaktadır. Diğer bir sebep.. arazi çok engebeli, meyilli, çok verimsizdir. Bundan ötürü birim sahadan alınan ürün miktarı düşüktür. Eğer Batı’daki fındık bölgeleri gibi her yıl bu meyilli arazilerde çapalama ve belleme yapılır, yağmurdan ötürü erozyon meydana gelir ve toprak uçar. Toprak kalınlığı çok incedir.

            2. Bölgemizde fındık üreticisinin sahip olduğu bahçeler küçük parçalara ayrılmıştır.

            Yapılan bir araştırma neticesinde 1 ilâ 20 dekar arasındaki üretici miktarı % 78 oranındadır, 20 ilâ 40 dekar arasındaki üretici miktarı % 78 oranındadır, 20 ilâ 40 dekar arasındaki üretici miktarı % 2I'dir. % 1 'i de 40 dekarın üzerindedir.

            Nüfus kesafeti çok, kültür arazisi az, verim düşük olduğundan bölge çiftçisi fakirdir. Fındıktan başka dahile ve harice işçi ihraç eder.

Yalıkahvesi ve 100. Yıl Parkı ve Burunucu Kayalıkları

Karadeniz Yaşam Dergisi - Şubat 2006, Sayı : 8

            Sorunlar :

            1. Fındık maliyeti birimi standart bölge olan bölgemizde kg/maliyet çiftçiye yüksektir.

            Verilen fiyat taban fiyattan maliyete çok yakındır.

            Örneğin : 1984 yılında (Fiskobirlik, Gür Fındık Islah Enstitüsü, Giresun ve Ordu İlleri Teknik Ziraat Müdürlükleri, Ziraî Mücadele Müdürlükleri ve Bölge Ziraat Odaları’nın iştirakiyle yapılan kg/maliyet hesaplarında Ordu İli’nde 1 kg/fındığın üreticiye maliyeti 206,78 TL’dir. Giresun dahilinde 1 kg fındık maliyeti ise 212 TL'nin üzerinde hesaplanmıştır.

            Verilen taban fiyatı da 240 TL'dir. 1 yılda sermayenin bir defa devri maliyet % 30 kâr olması gerekirken bu % 30'un çok altında, yılda 1 defa devreden sermaye % 11 kâr tanımıştır.


Ünye Tersanesi - Hizmet Gazetesi Fotoğraf Arşivi

            2. Bölge çiftçisi kredili girdi temininde gerekse serbest piyasada alışverişlerde daima Eylül ayı vadeli olarak kullanılmaktadır.

            Eylül ayında çiftçi piyasaya borcunu ödemek için fazla miktarda fındık arz etmektedir.

            FKB para ödeyemediğinde çiftçimizin arzu ettiği serbest piyasa fındık almağa başlamaktadır. Sermaye darlığı nedeni ile ve Avrupa piyasasının da iyi takibi neticesinde fiyat çok düşmektir. Fiyatların düşmesinin bozulma sebeplerinden birisi de tüccarın fındığı karşılayacak ekonomik güce sahip olmayışıdır.

            1984 yılında fındık rekoltesi düşük olmasına rağmen hükûmetçe yapılan fındık alımlarındaki tatbikat neticesinde fındığın piyasaya birdenbire gelmesini engellemek gereği ile aylara göre taban fiyatı üzerine faiz tatbikatı yapılmıştır. Bu 1984 mahsûlünde istenilen için taban fiyatın altında elindeki mahsûlünü serbest piyasaya sürmüş ve zararına satmıştır. Serbest piyasada tüccar devamlı olarak taban fiyatının üzerinde Ekim 1984 ayından sonra fiyat oluşturmuş, dolayısıyla dış piyasada fındık fiyatları artmıştır. Zaman zaman hükûmet adına mübayaa yapan FİSKOBİRLİĞİN dış piyasaya fındık satmaya kalkması, fındık fiyatlarında durgunluk yaratmıştır. Çünkü fındık piyasası çok nazik ve iyi incelenmesi gereken bir konudur.

            GÜVEN : Hayvancılık yeni yeni gelişmeye başlamıştır. Bugün faaliyette olan 10.000 kapasiteli tavuk çiftliği ve besi hayvancılığı yapılmaktadır.”


Hürriyet Gazetesi - 10.06.2006

            İKTİSAT : Fındık üreticilerinin sorunlarının çözümlenebilmesi için ne gibi önerileriniz olabilir?

            GÜVEN :

            A. Fındık idrakına 3 ay kala üreticiye düşük faizli kredi sağlanması.

            B. Fındık toplama zamanında toplama ve harman masraflarını karşılamak üzere düşük faizli kredi sağlansın hakiki.

            C. Fındık tarımının krediyle bilhassa, fındık idrakına 1 ay kala başlamak üzere hiç olmazsa yıl sonuna kadar düşük faizle ayrıca kredi ile tahsil edilmesi.

            D. Çiftçiye verilecek kredi ve girdi vadeli bedellerinin vadelerinin Eylül ayı değil, en aşağı Aralık ayı sonu itibariyle verilmesinin sağlanması.

            E. Verilen kredi bu düşük miktarda değil günün şartlarına göre iş becerilebilecek sayede verilmesi ve her yıl aynı şekilde ayarlanması.

            F. Arazi edindirme kredisini ihyası küçük işletme niteliği taşıyan bahçelerin veraset yoluyla parçalanmasının önüne geçilmesi.

            G. Fındık çürük ve kabuğa da ücret ödenmesi.

            H. Bölgemizde bilhassa fındık sahalarında yan gelir olabilecek bir ürünün yetiştirilmesinin malî ve teknik yönden araştırılması.

            1. Türkiye'de fındık bölgeleri 3 standart bölgeye ayrılmıştır.

            2. Standart Bölge Akçakoca Bölgesi Batı Karadeniz.

            3. Standart Bölge çaresizlikten fındık yetiştiren yerler (Isparta, Bitlis).

            1. Standart Bölge’de olan fındıkların evsaf ve kaliteleri itibariyle.....

            2. Standart Bölge’de olan fındıklar da çok üstündür. Halbuki dış piyasada Giresun menşeli fındık Ordu ve Trabzon menşeli fındıkların da üzerinde fiyat bulmaktadır; kaldı ki hali hazırda tatbik edilen sisteme göre fındık fındıktır. Akçakoca Bölgeleri’nde olan fındık ile Giresun, Ordu fındığının fiyatları dahilde aynı tutulmaktadır. Fındık fiyatı verilmesi hem adil olacaktır hem de fındık sahasının gelişmesini önleyecektir. Hem de kalite ve kredilerinin yükselmesine sebep olacaktır.

Mısır ve Fasulye Ziraati

http://www.unyetso.org.tr/unye/resimlerle_unye.htm

            İKTİSAT : Fındık fiyatlarının düşmesinin sizce nedenleri nelerdir?

            GÜVEN : İhracatçıların birbirleriyle olan bağlantı kopukluğu, taahhütleri yerine getirebilmek gayesiyle ucuz mal fiyatıyla dışarıya mal satmaları.

            İkincisi, fındıkla ilgisi olmayan büyük kuruluşların, aldıkları krediler veya bizim bilemediğimiz değişim yoluyla zannedersem sağladıkları, ithal ettikleri malın karşılığında ucuz fiyatla fındık vermeleri şu aşamada üreticinin yeterli gücünün olmaması, ekonomik gücünün olmaması, fındık fiyatlarının düşmesinde en önemli nedenlerdir. Bir de fındığın dış dünyada iyi tanıtılmaması, Amerika’da fındığın yerine getirilen zannedersem bademin, fındıktan daha ucuz olmasının da etkisi olur.

            Ünye Ticaret ve Sanayi Odası Meclisi Üyesi ve Odalar Birliği Delegesi Ahmet KABAYEL ile de görüştük, fındık fiyatları konusuyla ilçe Ticaret ve Sanayi Odaları’nın faaliyetleri hakkında bilgi aldık.

            KABAYEL : “Sosyal ağırlıklı seminerlere önem veriyoruz.

            Örneğin; «Sosyal alanda yapılan vergilendirme», «İhracatta ödüllendirme» gibi faaliyetlerimiz oldu.”

Spekon'un Sahibi Şenol Yeğin İş Adamları Toplantısında

Hizmet Gazetesi Fotoğraf Arşivi

            İKTİSAT : Ünye Ticaret ve Sanayi Odası’nın faaliyetleri nelerdir?

            KABAYEL : Ünye Ticaret Odası’nca "Sosyal Alanda Yapılan Vergilendirme" ve "İhracatta Ödüllendirme" törenleri yapılmaktadır. Diğer illerde dahi bulunmayan toplantı salonları, Başkanlık Odası çok iyi bir şekilde faaliyette bulunmaktadır. 1985 yılında Ünye'nin ekonomik yapısını içeren bir kitapçığın yayımı düşünülmektedir. Ayrıca; 1985 yılı içerisinde üretilen mamullerin sergisini yapmayı da düşünüyoruz.

            Ünye Ticaret Odası olarak diğer kasabalara örnek olabilecek pozisyonda sosyal ağırlıklı seminerler düzenliyoruz. Bunları anlatmaktaki amacım büyük oda, küçük oda sorununu ortadan kaldırmaktır.

            İKTİSAT : Teşekkür ederiz Sayın Kabayel.

            KABAYEL : Ben de teşekkür ederim.

            İKTİSAT : Teşekkür ederiz Sayın Oğuz.

            GÜVEN : Sorunlarımızı anlatmamıza, önerilerimizi sunmamıza fırsat verdiğiniz için biz de Türkiye İktisat Gazetesi’ne teşekkür ederiz.

Restore Edilen Ünye Kalesi Ziyârete Açıldı

ÜNYE’NİN TARİHÇESİ

            Ünye'nin tarihinin M.Ö. XV. bin yılına kadar uzandığı kesin olarak ortaya konulmuştur.

            Yapılan incelemelerde M.Ö. II. yüzyılda çevrenin Etiler tarafından kuşatıldığını, Kadeş Savaşı ile de Mısırlılar’ın eline düştüğünü göstermektedir. O zaman Mısır'da sanatta ilerlemiş sanatçıların, demirin büyük bir kısmını bu çevreden temin ettikleri Sivas ve Tokat tarihlerinde kaydedilmiştir. Çevrede halen demir cüruflarının varlığı, bu hususu desteklemektedir.

            M.Ö. 1270 yıllarında Truva Savaşları sonunda, Karadeniz kıyılarında kurulan sömürgelerden birisi de Ünye'dir. O zamandan kalma belgeler de Ünye ismini (One, Onea veya Oney) olarak göstermektedir. Ünye ilk önceleri Asurlular’ın M.Ö. 722 yıllarında Kapadokyalılar’ın, sonra Mısır ve tekrar Asurlular’ın egemenliği altına girmiştir. Bir ara Fenikeliler’in hâkimiyetine giren Ünye, daha sonra sıra ile Makedonya Kralı Büyük İskender'in eline geçmiş, onun M.Ö. 323 yılında Babil’de ölmesi üzerine de Pont Krallığı'nın eline geçmiştir. Daha sonra Romalılar’ın eline geçmiş, fakat M.S. 395 yılında Roma İmparatorluğu ikiye ayrılınca Ünye Doğu Roma İmparatorluğu’nun içinde kalmıştır. Bu arada Ünye özellikle şarapları ile ün yapmış, Bizans saraylarında aranır olmuştur. 1453'te İstanbul Türkler tarafından alınınca, Ünye şarapları Roma’ya gitmez olduğundan Romalı şâirler "Gelmez oldu artık Oney'in şarapları!" diye yakınmışlardır.

Ünye Kalesi'nde Kaya Mezarı

            Daha sonra Ünye sırasıyla Danişmendliler’in, Taceddin Bey'in Kadı Burhanettin Bey'in eline geçti. Bir ara Trabzon Rum İmparatorluğu topraklarına dahil edilen Ünye, Fatih'in Trabzon seferi sırasında Osmanlı İmparatorluğu’na geçmiştir.

            Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nde Ünye'nin Trabzon Kralları’ndan (Ünyes) tarafından kurulduğunu, 100 akçalık bir kaza halinde bulunduğunu, taştan yapılmış kare şeklinde kalesi olduğunu anlatır.

            Ünye 1876 yılında Samsun Mutasarrıfları’na bağlı bir ilçe olmuş, 04 Nisan 1921 yılında ise Ordu iline bağlanmıştır. O tarihten beri Ünye Ordu'nun şirin bir ilçesi olarak kalmıştır.

Fütursuzca Yok Edilen Ünye Evleri Mimarîsinden Örnekler
 
Karadeniz Yaşam Dergisi - Şubat 2006, Sayı : 8
 

Ünye Makaleleri Sayfasına  

Dönmek İçin TIKLAYINIZ

 

YAZDIR