BACASIZ SANAYİ TURİZMDE ÜNYE'NİN YERİ

            Kurban Bayramı'nın dördüncü günüydü.

            Tabiatı şöyle, bütün cömertliği ile seyredebilmek için Acar Kıraathanesi'ne kadar uzandım.

            Şu anda, salkım söğütlerin yemyeşil dallarının çevrelediği bir masanın kenarından, Kızılırmağın şahane güzelliğini seyrediyorum. Kıyı, yayın balığı avlayan balıkçılarla dolu. Onların neş'esini, zevkini ben de yaşıyor gibiyim. Heyecanım son haddine varmış. Neticeyi bekliyorum.

            Sanki bir rüya âlemi bu.

            Elimdeki OTAĞ Dergisi'nin yere düştüğünün farkında bile değilim. Gözlerim oltalara takılı, bir memleket havası yaşıyorum. Görüş seviyem birden değişiyor; 360 derece dönüş yapıyorum bir anda. Bütün hafızamı, doğup büyüdüğüm yerlere yöneltiyorum.

            Çorum/Osmancık'ta tatlı bir hayal içerisindeyim şimdi. Ünye, bütün ihtişamı ile gözlerimde canlanıyor.

            Burası Yunus Emre Parkı diyorum. Karadeniz'i, Çakırtepe'yi, Kırkevleri ve şehrin bütün güzelliklerini seyredebilmek için bir masaya oturuyorum. Masam sahile yakın. Rıhtıma vuran dalgacıklar, tatlı ahengiyle büyülüyor ruhumu.

Fotoğraf : M. Ufuk MİSTEPE

            Etrafa bir şiir havası sinmiş. İnsan gayri ihtiyarî şair olası geliyor. Saatler ilerliyor yavaş yavaş. Güneş son şualarını, yemyeşil fındık bahçelerinin efsaneleştirdiği Çakırtepe sırtlarından aşırmak üzere.

            Kırkevler, gurubun altında, zümrütten bir saray gibi. Bu Cennet şehrin bütün güzelliklerini doya doya seyrediyorum.

            Kıvanç duyuyorum Ünyeli olmamla. Ne mutlu orada memuriyet verenlere, ne mutlu suyundan içip, ekmeğinden yiyerek hayatın gerçek zevkini çıkaranlara. Şu anda saat 20:30'dur.

            Elektrikler yanmış, rengarenk florösanlar arasında, şehir bir yıldız Cennet'ine dönmüştür. Gök masmavidir. Ay bir tabak misali. Pırıl pırıl bir gece.

            Kâinatı bütün hendesesiyle, denizde seyrediyoruz. Etrafta bir canlılık göze çarpıyor. Sandalla mehtap gezisine çıkanlar. Semaverleriyle, masalarında zevkin ve neş'enin en iyisini yaratabilmek için birbirleriyle yarış edenler.

            Şahane bir gece âlemi. Gözlerimi, Terme Caddesi'ne çeviriyorum; kordonboyu, gezip eğlenenlerle dolu. Böyle, müstesna bir gecenin sabahından sonra, günlerden Pazar oluyor. Ve ben, Belediye Çamlık Aile Gazinosu'nda alıyorum soluğu.

            Aman Allah'ım, burası ne güzel yer!

            Ne güzel bahçe burası! Ne mutlu burayı ihya edenlere. Medarı iftiharı memleketin. Tabii plâjları, top çamları, tertemiz kumsalları ve sağlık sunan havasıyla turisti sinesine basıyor.

            Az ileride bir de gazino var. Halkı, en güzel şekilde eğlendirmek için ardına kadar açık kapıları. Bu gazinonun değil Karadeniz'de, belki de bütün Türkiye'de emsali yok diyebileceğim.

            Her görenin parmak ısırdığı bu gazinoya CAMLIKÖŞK demek daha uygun geliyor bana. O nefis yemekleri, mükemmel servisi, emsalsiz dekorasyonu ve Türk misafirperverliğinin bütün incelikleri bu gazinoda sergileniyor.

            Ya Belediye Motelleri, en güzel dinlenme mahallerimiz.

            Şöyle etrafı bir kolaçan edeyim dedim. Gördüğüm manzara göğsümü kabarttı; tatlı bir hayat bahşetti bana.

            Samsun ve çevresi Ünye'ye akın etmiş bugün. Bu güzel beldenin efsunlu güzelliklerini görmeye gelmiş yabancılar. İyi bir hafta tatili yapmak amaçları.

            Çam ağaçlarının etrafı piknik yapanlarla dolu. Halk rengarenk giysiler içerisinde, ayrı bir dekor oluşturmuş.

            Memleket türkülerinin en güzelleri, en içlileri burada söyleniyor. Kumsal, bir gelincik tarlası gibi, denizin zevkini çıkaranlarla dolu.

            Hemşehrilerim ve değerli konuklarımız gönüllerince eğleniyorlar.

            Ne mutlu onlara!

            Bir balıkçının sevinç çığlıklarıyla kendime geliyorum.

            Kurduğum hayalin atmosferinden çıkarak, tutuyorum evin yolunu; ilerliyorum yavaş yavaş. Gazetem ve dergim var elimde.

            Dörtyol Kıraathanesi'nin karşısındayım.

            Öğretmenler Lokali'nden çağırıyorlar. Bu ses yabancı değil, bir dostun sesi. Hemen icabet ediyorum davetine. Şimdi lokalin kütüphanesindeyiz.

            Bu zat, bu bayram aileleri ile birlikte güzel Ünye'mizi görmek, gezmek ve havasını teneffüs etmek fırsatına erenlerden. Başlıyor söze arkadaşım. Ama, büyük bir heyecan içerisinde. Birbiri peşine ekiliyor kelimeleri. Doyum olmuyor bu anlatışa.

            Gayri ihtiyarî bir memleket havası yaşatıyor bana. Ve ilâve ediyor. "Orası bence, İstanbul'dan bir parça demektir. Birçok Anadolu vilâyetlerinden daha güzel daha şirin buldum doğrusu. Nasıl ayrıldın öyle Cennet beldeden?

            O ne güzel caddeler. O ne güzel vitrinler. O ne güzel oteller, lokantalar. Hele parkınız. Ya çamlık denen gazino. Ya rıhtım boyunuz.

            Hele hele Çakırtepe Sami Soysal Belediye Çay Bahçesi'nden, Ünye'nin o muhteşem görüntüsü Bebek Koyu kadar şirin geldi bana..."

            Evet aziz hemşehrilerim. Bugün İstanbul'da avukatlık yapan ve Türkiye Yazarlar Birliği üyesi olan bu şair arkadaş Ünye hakkındaki intibalarını aynen böyle anlatıyordu.

            Bütün kafile çok sevmişler, çok beğenmişler şehrimizi. Mesire yerlerimizin doyamamışlar tadına. Bu methiyeleri duydukça, bir Ünyeli olarak göğsüm kabardı. Dost meclislerinde bu Cennet belde için, yaptığım propagandaların ve üzerine yazdığım şiirlerin ne derece gerçek olduğunu bir yabancı ağzı ile kanıtladım halka.

            Geçtiğimiz yıllarda ailecek Ünye'ye gelmiş ve Belediye Çamlık Motelleri'nde bir hafta süreyle konuk olmuş, güzel şehrimizi doyasıya gezmiştik. Bir gün Çakırtepe Sami Soysal Tesisleri'nde oturmuş, hem pidelerimizi yiyor hem de kentin geçmişteki durumu ile bugünkü namütenahi gelişimini içeren bir söyleşi yapıyorduk.

            Bizden önce buraya gelmiş ve yanıbaşımızdaki masada oturan bir ailenin, kentimizden duydukları mutluluğu yansıtan konuşmalarına tanık olduk. Bu aile İstanbul'dan Hopa'ya kadar sürecek bir Karadeniz gezisine çıkmış. Ünye'nin güzellikleri karşısında âdeta büyülendiler.

            "Aman Ya Rabbi! Bu ne güzel belde." deyip, bol bol fotoğraf çektiler. O muhteşem doğa güzelliklerini, ruh okşayan şairane manzaraları durmaksızın kameraya aldılar.

            İnsanoğlu, sevdiğinden ne kadar uzak olursa olsun, samimi bir hisle sevmiş ve bu aşkının bir gün gerçekleşeceğine inanmışsa, hiçbir kuvvet onu idealinden alıkoyamaz. Ben de gönül vermişim bir kere, âşık olmuşum taşına toprağına ve şiirler yazmışım üzerine sayfalar dolusu.

            İşte bu şiirlerin bir bediası bu aşkı bakın nasıl gerçekleştiriyor?

          "SANA OLAN AŞKIMI,
            NASIL ANLATSAM NASIL?
            O TATLI GÜZELLİĞİN,
            YAKAR BENİ MUTTASIL."

            Yaratan güzel yaratmış seni. Halk da ihya etmekten çekinmemiş. Misafirperverliğin zirvesine ulaşmış hemşehrilerim.

            Bütün amaçları, BACASIZ SANAYİ TURİZMDE MÜMTAZ BİR YER İŞGAL EDEN ÜNYE'yi Karadeniz'in değil, yurdun hattâ ve hattâ Dünya'nın medarı iftiharı yapmak.

            El ele vermişler, birlik olmuşlar, bu inanç ile çalışıyorlar. En somut örneği de, enternasyonal boyutlara ulaşan, görkemli Ünye Festivali. Günümüzde turizm, ülkeler arası kültür alışverişi olarak değerlendirilir.

         

            Gerek iç ve gerek dış turizmin tüm gezginleri, gittikleri yerleri en ince detayına kadar gezer, yörenin tarihî ve doğal yapısı, sosyal yaşantıları hakkında bilgi toplar. Amaçları günümüzde, geçmişi yaşamaktır. Ünye, bu özelliklerin hepsine sahiptir.

     

            İşte Güneş, işte deniz, işte kum, işte orman, işte harika doğa güzellikleri. İşte tarihî kalıntılarımız; KOYTAKKAYA, İN-ÖNÜ, TOZKOPARAN MAĞARALARI, KALİPLER'in, ROMALILAR'ın iz bıraktığı yerler. İşte Kanije kahramanı TİRYAKİ HASAN PAŞA'NIN MEZARI. İşte ÇALEOĞLU KALESİ, İPEKYOLU, AYANİKOLA. İşte TOPYANI, ASARKAYA, ŞEY YUNUS TÜRBESİ. İşte son yıllarda büyük önem kazanan Yayla Turizmciliği.

         
 

            Daha önce Ünye'ye bağlı bir nahiye merkezi iken 1954 yılında ilçe haline getirilen AKKUŞ'un, efsanevî güzelliklere sahip TAZ Yaylası'na ve DUMANTEPE'ye çıkmaya gör. Bulutlarla ağaçlar birbirine karışmış sanki.

Buz Tutmuş Dumantepe Gölcüğü/Ocak - 1995

            Orman cıvıl cıvıl kuş sesleriyle dolu. Koyunlar ve kuzular yemyeşil çimenler üzerinde oradan oraya koşup, meleşiyorlar. Çobanların yanık kaval sesleri. Genç köy kızlarının ve delikanlıların mırıldandığı türküler.

Yayla Çimenleri ve Dere Kenarında Koyun Sürüsü ve Kuzular
Soldan Sağa : Nihan, Ufuk, Deniz, Saliha Mistepe, Çağıl, Çağrı, Lütfü, Tülây Akyunak
          

            Buz gibi sularıyla, şırıl şırıl akan derecikler. Çeşidi belirsiz kır çiçeklerinin muhteşem görüntüleri ve o nefis rayihaları. İnsanı bir tatlı mecnun yapıyor doğrusu.

            Turizmin başta gelen öğelerinden : - Yol mu? İşte Ünye'de. - Hava Alanı mı? İşte Ünye'de. - Dinlenme Yerleri mi? İşte Ünye'de. - Konuğa Saygı mı? İşte Ünye'de. - Yaşamı kolaylaştıran ve gereksinim duyduğunuz her ihtiyacınızı kolaylıkla temin edebileceğiniz büyük mağazalar mı? İşte Ünye'de.

            Ünye'de turist için yok yok. Şehrimiz her yönüyle BACASIZ SANAYİ TURİZM'e hizmet etmekte ve halkımız da bu hizmetlerden büyük mutluluk duymaktadır. Ne mutlu onlara. Ne mutlu bu beldeyi güzelleştirmek ve cihanşümûl yapmak üzere emeği geçen idarecilere.

            Biz taşradaki Ünyeliler mecmualarda, gazetelerde güzel Ünye'mizin BACASIZ SANAYİ TURİZM'de aldığı yeri okudukça ve izledikçe gurur duyuyor, öğünüyoruz. Ve bu şehri ihya edenlere şükranlarımızı ileterek, çabalarında başarılar diliyoruz.

            Esenlik dileklerimle efendim...

                                                                         Yüksel ŞEN

 

. ÜNYE TURİZM ŞENLİKLERİNİN ÖNEMİ VE YERİ Haftalık ÇAĞRI Gazetesi'nin Yıl : 14, Sayı : 591, 23.07.1990 tarihli nüshasında yayımlandı.

    Makale : Muhammed Ali ŞAHİN
Çağrı Gazetesi/Samsun Temsilciliği

Uluslararası Kültür ve Turizm Festivali

Fotoğraf : Eren TOKGÖZ/Aynur Zeren TAN

            1989 yılı 2. Turizm Şenliği - 26 Temmuz 1990'da yapılacak 3. Turizm Şenliği bundan sonraki yıllarda da devam edecektir. Ünye Turizm Şenlikleri bundan sonra gelişerek ulusal bir eğitim vasfını kazanacaktır.

            Güzelliklerle dolu Ünye İlçesi iç ve dış turizmden iyi bir şekilde nasibini alacaktır.

            Ünye'nin doğal bitki örtüsü, kıyı şeridi, tarihî, kültürel eski eser kalıntılarının yanında her türlü ulaşım imkânlarının mevcut oluşu kenti şanslı hale getirmiştir.

 

Fokfok ve Dikilitaş Kayalıkları/1972 İsviçreli Bir Turist ve M.Ufuk Mistepe Fotoğraf Turistin Eşi Tarafından Çekilmiştir. .

Fok Balığı Monacus monacus

            Bütün bu özelliklerinden istifade etmek suretiyle ileriye dönük modern bir kentleşme politikasına yönelme ve bunun yanında yeşil alanlara geniş yer vermek lâzımdır. Günümüzde ülkeler hızla sanayileşme sürecine girmek durumundadırlar.

            Sanayileşmenin de beraberinde getirdiği bir takım psikolojik sıkıntılar vardır. Bu sıkıntıları gidermek için kent içi ve dışında yeterince dinlenme alanlarına, yeşil sahalara ve ağaçlandırmaya yer vermek gerekmektedir.

 

Turizm Festivali/Halk Oyunları Fotoğraf : Eren TOKGÖZ/Aynur Zeren TAN

Çınarsuyu Orman Tesisleri Fotoğraf : Eren TOKGÖZ/Aynur Zeren TAN

            Güzide Ünye İlçemiz Çamlık, Asarkaya Millî Parkı'yla kendini bir kez daha turizm yönünden gelişmekte olduğunu kanıtlamıştır. Haziran ve Temmuz aylarında ticarî hayatın durgun olduğu dönemlerde iş hacminin artırılmasını etkileyen bilhassa komşu illerimizden, ilçelerimizden, köylerimizden Turizm Şenliği'ne gelen halk sayesinde Ünye'de iç turizmin canlanmasına neden olabilir.

            Ünye, Turizm Kültür Şenliği'ni canlı bir turizm haline getirmelidir. Kentin giriş ve çıkış yolları üzerindeki binaların bozuk görünümünün süratle yenilenmesi, boyanması, göze hoş görünecek bir yapıya kavuşturulması lâzımdır.

            Ünye Turizm Şenliği'ne daha iyi bir şekilde hizmet verebilmek için mevcut turistik konaklama, yeme, içme tesislerinin yanında Belediye denetimindeki otel, motel, pansiyon ve lokantaların şartlarında iyileştirme yapılmalıdır.

Turizm Festivali/Halk Oyunları

Fotoğraf : Eren TOKGÖZ/Aynur Zeren TAN

            Kültürel Turizm Şenlikleri milletler arasında kültürel, turistik ve sanatsal olarak yaklaşımlarda, ileride bu milletlerin siyasal, ekonomik alanlardaki münasebetlerinde yardımcı olacaktır.

            Ekonomik, kültürel, turistik ve siyasal yönden etkili olan Ünye İlçemize hep birlikte sahip çıkalım.

Muhammed Ali ŞAHİN

 

. TURİZM ŞENLİĞİ Haftalık ÇAĞRI Gazetesi'nin Yıl : 14, Sayı : 593, 06.08.1990 tarihli nüshasında yayımlandı. Turizm Şenlik Derneği Organizasyon Komitesi Başkanı Ceyhan AYLA "Şenlik yürüyüşü;  protokol, halk ve 400 kişiden oluşan çeşitli milletlere mensup folklorculardan oluştu. Yürüyüş esnasında yapılan Halk Dansları gösterileri takdir topladı. Ünyeliler sevgilerini evlerden attıkları çiçeklerle gösterdiler. Cumhuriyet Meydanı'nda Macaristan, Romanya, Yugoslavya, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Ankara HOYEM, Meksika, Rusya ve Polonya Halk Dansları gösterileri ise muhteşemdi. Şenlik için Sovyetler Birliği'nden özel olarak getirdiğimiz Halk Dansları, Jimnastik ve Gösteri Grubu 3 günlük şenlik boyunca halı sahada, şehir stadında, Kapalı Spor Salonu'nda unutulmaz gösteriler sundular. Devlet San'atçıları Sami Mutlu, Pelin Uyanıker Türk San'at Musikisi'nin en güzel beste ve yorumları ile takdir topladı. Bestekâr san'atkâr Necdet Tokatlıoğlu, Rezzan Yücel, Deniz Erkanat ve Yılmaz Köksal çok kalabalık topluluklar tarafından izlendi. Şenlik Futbol Turnuvası, Deniz Şenlikleri ve yarışmaları, sünnet törenlerimiz şenliğin diğer renkli yanı idi. Ayrıca Eren Tokgöz Fotoğraf Sergisi Ünye'nin güzelliklerini bir başka açıdan sergileyen güzellikte idi. Kitap Fuarı ile Necati Kıvrak Hocamızın Heykel Sergisi çok ilgi uyandırdı." Nice şenlikli yıllara Ünye sevgisi ile birlikte...                                                                                      Ceyhan AYLA

 

Ünye Makaleleri Sayfasına

Dönmek İçin TIKLAYINIZ